Kurban; Bir bağlılık ifadesi, Allah’a yakınlık arayışı ve toplumsal dayanışmanın da bir göstergesidir. Kurban kesmek, kişinin Allah’a teslimiyetini, bağlılığını ve fedakarlığını simgeler. Enes b. Mâlik (r.a.)’ten rivayet edildiğine göre: “Resulullah (s.a.v.) boynuzlu, alaca renkli iki koçu kendi eliyle keserek kurban etti. Besmele çekti, tekbir aldı ve keserken ayağını koçların sağ yanı üzerine koydu.” (Buhârî, Edâhî: 7; Müslim, Edahî: 3)
Vacip Kurban: Allahü Teala’ya yakınlık için, ibadet niyetiyle kurban bayramı günlerinde, koyun, keçi, sığır ve deve cinsinden bir hayvanı kesmektir.
Adak kurban Bir insanın kesmeye mecbur olmadığı ancak bir isteği veya arzusu için Allah’a bir adakta bulunduğu kurbandır. Adanmış olan olay veya muradın gerçekleşmesiyle birlikte kurban kesilmesi vacip hale gelir.
Nafile kurban Vacip kurban dışında hususi niyetlerle kesilmek istenen kurbanlara denir. Kurban kesmek Hazreti Allah’ın insanlara ikram ve ihsan ettiği nimetlere bir şükürdür. Kurban kesmek maddi manevi bela ve musibetlere karşı muhafazadır.
Şifa kurbanı Maddi veya manevi hastalıklardan kurtulmak, şifa bulmak niyetiyle Allah’ın rızası için kesilen kurbana denir. Şifa kurbanı nafile bir ibadet olup, kişilerin kendi iradelerine göre gerçekleştirdikleri bir eylemdir
Akika kurbanı, Peygamber Efendimiz’in sünneti olarak bilinir ve Allah’ın bahşettiği evlat nimeti için şükranını ifade etmek amacıyla kesilen bir kurban çeşididir.
Şükür kurbanı kurbanı Kişinin maruz kaldığı kaza, bela ve felaketlerden kurtulmasına, hastalığının iyileşmesine ve kavuştuğu güzelliklere şükür niyetiyle Allahü Teâla adına kesmiş olduğu kurbana denir.
Kurban kesmek, akıl sağlığı yerinde, ergen olmuş, dinen zengin sayılacak kadar mal varlığına sahip ve mukim olan her Müslümanın yerine getireceği mali bir ibadettir.
Temel ihtiyaçlarından ve borcundan başka 80.18 gr altın veya değerinde para ya da eşyaya sahip olan kimselerin kurban kesmesi gerekir.
İslam dininde kurban kesmenin vacip olduğu hayvanlar, keçi, sığır, deve, koyun ve manda gibi çeşitlilik gösterir. Ancak kurban kesimi gerçekleştirilirken, hayvanın yaşı, sağlık durumu ve beslenmesi gibi faktörlere dikkat edilmesi gerekir. Kurban kesimi sürecinde hayvanın acı çekmeden ve İslami kurallara uygun bir şekilde kesilmesi önemlidir. Bu vecibe Allah’a yakınlık arayışıyla, bağlılığın bir ifadesi olarak gerçekleştirilir ve toplumsal dayanışmayı simgeler.
Kurban bayramında asıl olan kişinin kurbanını kendi kesmesidir. Ancak bazı durumlarda sağlık veya maddi zorluklar nedeniyle kişiler kurban kesmekte güçlük çekebilirler. Bu gibi durumlarda, bir kişi başka bir kişi veya kurum aracılığıyla adına kurban kestirebilir. Bu işlem, kurban vekâleti olarak adlandırılır.
Vekâlet, bir kişinin adına işlem yapma yetkisidir. Kurban bayramında kurban kesmek isteyenler, vekâlet vererek başka bir kişinin adına kurban kestirebilirler. Vekalet verilen kişi, kurban kesim işlemini gerçekleştirir ve kurbanın etini ihtiyaç sahiplerine dağıtır. Bu sayede, kurban ibadetini yerine getiremeyen kişiler de ibadetlerini tamamlamış olurlar.
Kurban etinin 3’e taksimi müstehaptır.
Kurban ortak olarak kesildiğinde etini tahminen paylaştırmak caiz olmaz; tartarak pay etmek icap eder.
Bir kimse kendisi, ailesi ve çocukları için kurban etmek niyetiyle bir sığır alsa etini pay etmek şart olmaz.
Kurban edilecek sığırın en az 2 yaşını doldurmuş olması şarttır. 2 yaşını doldurduğunun işareti ön iki yaş dışının çıkmasıdır. Ön iki süt dişinin düşmesi de yeterlidir. Buna halk tabiri ile kapak atma denir.
Mümkünse kendimiz kesmeliyiz. Mümkün değilse Müslüman helal kesim usulünü bilen birisine vekalet vermeli veya yanında durmalıyız.
Kurban niyetiyle alınan hayvanın parası kesildikten sonraki et kilosuna göre belirlenirse, alışveriş anında kurbanın parası net olmadığından dolayı bu alışveriş fasit( bozuk ) olur.